Yüz Estetiğinde Bu Hatalara Düşmeyin

Yüz Estetiğinde Bu Hatalara Düşmeyin

Günümüzde pek çok insan medikal estetik müdahalelerle hayalini kurdukları görünüme kavuşmak için harekete geçiyor. Ancak yanlış ve hatalı kozmetik işlemler, hayal kırıklığı yaratabilir ve kişinin öz güvenine zarar verebilir. Örneğin çoğu insan kendi yüz anatomisini ve ihtiyaçlarını dikkate almadan, popüler bazı uygulamaları peşine düşebiliyor. Fakat kişiye özgü olmayan ve ezbere yapılan kozmetik işlemler, yapay görünümlü ve birbirine benzeyen yüzlerin çoğalmasına neden oluyor. Bu hatalı işlemlerin sonuçlarından dolayı insanlar kozmetik müdahalelere karşı ön yargı geliştirebiliyorlar. Ancak kişinin yüz anatomisi ve ihtiyaçlarına özel olarak hazırlanan tedavi planlamalarının sonucunda arzu edilen yüz estetiğini sağlamak mümkün. Adana’da hastalarına hizmet veren Dermatolog Hekim Dr. Fatma Menteş, yüz estetiği uygulamalarında sıkça yapılan hataları anlattı.

Yüz Orantılarına Dikkat Edilmeli

Ameliyatsız yüz estetiği ve yüz gençleştirme işlemleri, çoğunlukla herhangi bir ön hazırlık gerektirmez ve klinik koşullarında gerçekleştirilebilir. Gün geçtikçe yaygınlaşan ameliyatsız estetik uygulamaları giderek estetik ameliyatların yerini alıyor. Zira medikal estetik uygulamalarında iyileşme süreci oldukça hızlı ve konforlu şekilde ilerliyor. Komplikasyon riski ise minimum seviyelere iniyor. Üstelik maliyetleri de estetik cerrahi işlemeleri ile kıyaslanamayacak kadar uygun. Ayrıca beğenilmeyen sonuçların ardından kolaylıkla geri döndürülebilen işlemler olduğu için medikal estetik uygulamaları, estetik cerrahi işlemlerinden daha çok rağbet görüyor. İlerleyen yaşla birlikte yüzde meydana gelen değişimlerin ve yaşlanma belirtilerinin tedavisinde kullanılan ameliyatsız yüz estetiği işlemlerinde en önemli unsur, tedaviyi gerçekleştiren hekimin uzmanlık ve tecrübesidir. İnsan yüzünün anatomisine hakim olan bir doktor tarafından gerçekleştirilen yüz estetiği işlemlerinde başarı oranı oldukça yüksektir. Her insanın yüzü, estetik bütünlüğü ve ihtiyaçları kendisine özgüdür. Her insan için ideal bir ölçü veya tedavi yöntemi yoktur. Önemli olan yüzü meydana getiren parçaların her birinin kusursuz olması değil, tüm parçaların estetik anlamda birbirini tamamlar nitelikte olmasıdır. Kişi için ideal oranların dışına çıkıldığında estetik bütünlük bozulur ve yapay bir görünüm meydana gelir.

Her Yüze Aynı İşlem, Aynı Sonucu Vermez

Bazı insanlar kulaktan dolma bilgilerle, bazı uygulamalar konusunda ısrarcı olabiliyor. Bu da kişisel özelliklerinin göz ardı edilmesine sebep olabiliyor. Örneğin, ihtiyacı olmayan bir insana kaş kaldırma işlemi uygulamak kişinin şaşkın bir yüz ifadesine bürünmesine yol açar. Estetik uygulamalar için doktora başvuran kişiler, kendilerine uygun olmayan bir işlem için ısrar ederlerse yapay görünen sonuçlarla karşı karşıya kalabilirler. Hastanın ihtiyaç ve beklentilerinin iyi anlaşılması ve hastaya en uygun tedavi planlamasının yapılması gerekir. Kişisel özelliklerin ve farklılıkların göz ardı edilmesi olumsuz sonuçlar doğurur. Kişinin yüz anatomisine ve oranlarına uygun şekilde hareket edilmeli ve doğal sonuçlar hedeflenmelidir.

Uygun Doz Aşılmamalı

Cilt yaşlanmasının en önemli belirtilerinden biri ciltte meydana gelen ince çizgiler ve derin kırışıklıklardır. Cilt yıllar içerisinde incelmeye başlar. Cilt altı dokular zayıflar. Güneşe korunmasız şekilde maruz kalmak, sigara dumanı ve sağlıksız beslenme gibi yaşam alışkanlıkları yaşlanma belirtilerinin ciltte daha hızlı belirginleşmesine neden olur. Aşırı mimik kullanmak da kırışıklıkların oluşum sürecini hızlandırır. Bu kırışıklıklardan kurtulmak için en önemli tedavi yöntemi botoks enjeksiyonudur. Doğru uygulandığı takdirde botoks enjeksiyonu son derece olumlu ve başarılı sonuçlar verilir. Kas içerisine enjekte edilen botoks toksini kasların bloke edilmesini sağlar. Bu da geçici olarak (ortalama altı ay boyunca) kırışıklıkların giderilmesini sağlar. Ancak gerekli dozun aşılması mimik kaslarının tümü ile felç olmasına neden olabilir. Bu da ifadesiz bir yüz görünümüne neden olur. Kırışıklıkları giderirken doğal görünümü kaybetmemek için ölçülü olunması, ve planlanan dozda enjeksiyon gerçekleştirilmesi gerekir.

Dolgu Uygulaması Abartılmamalı

Cildin altında yer alan ve cilde destek görevi gören bağ dokusunun yıllar geçtikçe gevşemesi bazı sorunları da beraberinde getirir. Cilt nem tutabilme kabiliyetini yitirmeye başlar. Parlaklığını yitirir. Hacim kayıpları, çöküklükler ve sarkmalar kaçınılmaz hale gelir. Ancak günümüzde klinik koşullar altında kolaylıkla uygulanabilen dolgu tedavileri ciltte meydana gelen sarkma, hacim kaybı ve kırışıklıklardan kurtulmayı mümkün kılıyor. İnce uçlu iğneler ile cilt altına enjekte edilen dolgu materyalleri 8 ila 12 ay süresince bu sorunları ortadan kaldırabiliyor. Özellikle kaş arası, alın, yanak, göz altı ve dudaklardaki sorunlardan kurtulmak isteyen kişiler için dolgu tedavileri pratik bir çözüm sunuyor. Ancak tıpkı botoks enjeksiyonunda olduğu gibi dolgu işlemlerinde de aşırı doz, yapay görünüm sorunu ile karşı karşıya kalmanıza neden oluyor. Bu yüzden tedavi öncesinde uzman doktorunuzun yüzünüzü analiz etmesi, enjeksiyon noktalarını ve uygulanacak dozajı doğru tespit etmesi gerekiyor. Yüz estetiğine ve doğallığına zarar vermeyecek, uygun miktarda uygulanan dolgu işlemi, uzman bir doktor tarafından gerçekleştirildiğinde son derece başarılı sonuçlar veriyor.

Hasarlı Bir Cilt Bariyeri Nasıl Onarılır?

Hasarlı Bir Cilt Bariyeri Nasıl Onarılır?

içeriği görüntüle
Kuruyan Cildinizi Nasıl Canlandırırsınız?

Kuruyan Cildinizi Nasıl Canlandırırsınız?

içeriği görüntüle
Sonbaharda En Sık Karşılaşılan Cilt Sorunları ve Alınabilecek Önlemler

Sonbaharda En Sık Karşılaşılan Cilt Sorunları ve Alınabilecek Önlemler

içeriği görüntüle
Cildinin Yıpranmasını Engellemek İçin Dikkat Etmeniz Gerekenler

Cildinin Yıpranmasını Engellemek İçin Dikkat Etmeniz Gerekenler

içeriği görüntüle
Hemen Randevu Al