Atopik Dermatit
-
İşlem Süresi
--
-
Etki Süresi
--
-
İşe Dönüş
--
-
Anestezi
--
Atopik Dermatit genellikle çocuklarda ve bebeklerde gözlemlenen bir egzama türüdür. Nadiren de olsa yetişkin bireylerde de karşımıza çıkabilmektedir. Atopik dermatit, genellikle bahar mevsiminde ağaç ve çayı polenlerinin varlığı ile artış gösterir.
Nemlendiriciler, lokal kortizon içerikli kremler, antihistanimikler tedavide kullanılan araçlardır.
Halk arasında bebeklik egzaması olarak da bilinen atopik dermatit hastalığı ciltte kuruluk, kaşıntı ve kol, bacak, gövde bölgesinde egzamatöz lezyonları ile kendisini göstermektedir.
Bebeklik döneminde, ek gıdalara geçildiği dönemde yaşanan besin hassasiyetleri, atopik dermatit lezyonlarını tetikleyebilir. Atopik dermatit hastalığı yaşayan çocuklar, ilerleyen yaşlarda alerjik rahatsızlıklara karşı risk grubunda yer alır. Bu yüzden sağlık durumları yakından takip edilmelidir.
Atopik Dermatit Nedenleri
Çevresel etkenler, hastalığın gelişmesinde rol oynayabilir. En sık gözlenen etkenler polen, toprak ve toz ile temastır. Özellikle alerjik alt yapısı bulunan çocuklar bu etkenlerin sonucunda atopik dermatit hastalığına yakalanabilmektedir.
Enfeksiyon geçiren çocuklar atopik dermatite karşı risk altındadır. Aynı zamanda antibiyotik ilaçların kullanılması veya aşı sonrası da atopik dermatit riski artmaktadır. Kimyasal maddeler, yünlü ürünler, hayvan tüyleri, alerjik astım da atopik dermatit hastalığına neden olabilmektedir.
Atopik Dermatit Belirtileri
Bebek hastalarda en yaygın görülen belirtiler yüz ve yanak bölgesinde gözlenir. Bebeklerin yanaklarında tahriş, kuruluk, kızarıklık ve pütürlü görünüm atopik dermatite işaret etmektedir. Bebek büyüdükçe lekelerin yüzdeki konumu değişebilmektedir. Bunun dışında saç dibinden ayak tabanlarına kadar vücudun her kısmında atopik dermatit belirtileri görülebilmektedir. Belirtileri sıralamamız gerekirse:
- Düşük saç çizgisi
- Gözaltlarında yaşanan çizgilenmeler ve morluk
- Yüzde solukluk
- Ciltte kuruluk
- Boyun bölgesinde katlanma
- Ciltte renk değişimleri
- Tekrarlayan kaşıntılar
- Avuç içindeki ve ayak tabanındaki çizgilerin normalden yoğun oluşu
- Dudak kenarlarında gözlenen çatlaklar
- Parlak tırnaklar
Bebeklik evresinden, 13-14 yaşına kadar atopik dermatit hastalığı yaşanabilir. Çocuklar büyüdükçe, semptomların azalması beklenir. Ergenlik döneminde vakaların yüzde 80’i son bulmaktadır. Ancak yetişkinliğe kadar süren atopik dermatit vakaları da bulunmaktadır.
Atopik Dermatit Tedavisi
Atopik dermatit tedavisinde iki farklı planlama vardır. Bunlardan ilki hastanın şiddetli ve akut ataklar geçirdiği aşamada devreye sokulur. Bu aşamada nemlendirici ilaçlar kullanılır. Atopik dermatit yaşayan çocukların cildinde hassasiyet ve kuruluk yoğun şekilde gözlenir.
Bu yüzden dermatolog hekimler kortizonlu kremler ve antihistaminik şuruplardan faydalanır. Ancak bu ilaçlar mutlaka uzman bir dermatolog hekimin gözetiminde kullanılmalıdır.
Atopik Dermatiti Olan Çocuk ve Bebeklere Ne Yapmak Gerekir?
Atopik dermatit vakalarında ilk olarak çocuğun, hastalığa neden olan faktörlerden uzaklaştırılması gerekir. Kimyasal maddeler, hayvan tüyleri veya yünlü kumaşlar bunlara örnektir. Ancak kullanılan antibiyotiklerden veya başka ilaçlardan kaynaklanan bir enfeksiyon söz konusuysa dermatolog hekim tarafından verilen ilaçlarla hedefe gidilir.
Sonbahar ve ilkbaharda mevsim geçişlerinden dolayı döküntüler meydana gelebilir. Bu durumda da doktorun önerdiği şurup ve kremler kullanılmalıdır.
Atopik Dermatit Hizmeti Verdiğimiz İller
Adana, Mersin, Osmaniye, Gaziantep, Kayseri, Şanlıurfa, Adıyaman, Malatya, Nevşehir, Aksaray, Konya, Karaman, Diyarbakır, Mardin, Hatay, Niğde, Kahramanmaraş, Elazığ, Sivas, Yozgat, Batman, Muş, Kilis, Tunceli ve Erzincan gibi yakın illerde yaşayan hastalar, uzman, deneyimli ekibimiz ve teknolojik altyapımızla sunduğumuz Atopik Dermatit hizmetimizden yararlanmak istediklerinde randevu al formunu doldurarak, Adana'da bulunan muayenehanemizden bu hizmeti alabilirler.
NOT: Hastalıklar ve tedavi yöntemleriyle ilgili içeriklerimiz yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. Sağlığınızla ilgili tüm konularda doktorunuza veya bir sağlık kuruluşuna başvurunuz.
